1. (a)
    cut down on ile ayni anlama gelir. azaltmak, kısmak, kısıtlamak.
    Tom had to cut down expenses.
    The doctor told him to cut down (on) smoking and drinking. (b) (elbiseyi) küçültmek/daraltmak.
    She cut down her old coat to fit her daughter. (c) (ağaç vb.) devirmek, kesmek.
    to cut down a tree with an axe. (d) (kılıç, süngü vb.) vurup öldürmek, (e) (hastalık) öldürmek, sakat/kötürüm etmek.
    The prince was cut down by a rare disease when only 25. (f) fiyatı indirmek, daha ucuz fiyata razı etmek.
    At first they wanted $99, but we cut them down to $60.
televizyona çıkma sıklığını azaltmak Fiil
bozmak Fiil
darlaştırmak Fiil
kesmek Fiil
azal(t)ma, kıs(ıl)ma, kısıtla(n)ma. İsim
uçuşun kaldırılması
bir fiyatı kırmak Fiil
bir makaleyi kısaltmak Fiil
masrafları kısmak Fiil
masraflarını kısmak Fiil
ormanın ağaçlarını kesmek Fiil
bir ormanın ağaçlarını kesmek Fiil
birçok şeyden kısıntı yapmak Fiil
masraflarda kısıntı yapmak Fiil
fiyatlarda indirim yapmak Fiil
birinin ödeneğini kesmek Fiil
birinin kârını azaltmak Fiil
birinin maaşında indirim yapmak Fiil
vergilerde indirim yapmak Fiil
gerçek değer ve mahiyetini meydana çıkarmak, ağzının payını vermek.
The big boy told John he could
beat him, but John was a good boxer and soon cut him down to size.
birisine haddini/boyunun ölçüsünü bildirmek.